Veteriner Sağlık Rehberi

Pati kurtaran pratik bilgiler


13/Ara/2022

Evcil hayvanlarımızın zaman zaman aşırı tüy dökme döneminde olduklarını görüyor ve ister istemez hem onlar için hem de bizim konfor alanımızda oluşan rahatsızlık için üzülüyoruz. Bu durumda tek isteğimiz, hem onların sağlıklarına kavuşmaları hem de bizlerin konforlu yaşamlarımıza kavuşmamız oluyor.

Evcil hayvanlar, sevgilerini ve mutluluğu evinize benzersiz duygularla getirir. Oyun zamanları, eğlenceler, sürekli sevgi dolu halleri ve arkadaşlıkları ama elbette evin her yerinde karşımıza çıkan tüyleri… Evcil hayvan ve ebeveyni arasında koşulsiz bir sevgi bağıdır. Yaşanılan hiçbir olumsuz koşul ebeveynleri onların sevgisinden uzaklaştıramaz ve hepsi aşılır. Onların olmadığı evler eksik kalır ve tamamlanmış sayılmaz.

 

Köpekler ve Kediler Neden Tüy Döker?

Köpekler ve kediler birbirlerinden farklı türler olsalar da, tüy dökme sebepleri birbirleri ile benzerlik gösterebilir. Az ya da çok tüy dökmeleri, cinsleri, mevsimsel değişiklikler, hastalıkları, stresler, yaşadıkları hormonal değişiklikler vb. pek çok durum yaşanılan olumsuz duruma gerekçe gösterilebilir.

Kedilerin tüy yapıları köpeklerinkine göre daha hassastır ve havada daha uzun süre süzülebilir ancak gözlemlendiğinde köpek tüyüne göre daha belirgindir. Tıpkı köpeklerdeki gibi, kedinin cinsine bağlı olarak, daha uzun tüy yapısına sahip olanlarda tüy dökülmesi daha az olma eğilimindedir. Köpeklerden farklı olarak kediler, ara sıra bize tüy yumakları sunabilir. tüy yumakları, kötü haber değildir. Tüy yumakları gözlemlediğinizde kendinizin sağlıklı bakım alışkanlıklarını yerine getirdiğini anlayabilirsiniz. Kediler, dilleri ile tüylerini temizlerler. Onların dil yapısında bulunan ufak kanca modeli, ölü tüyleri toplar ancak kediler bu tüyleri yutar. Tüylerin çoğu sindirim sistemlerinden sorunsuz şekilde geçer, ancak bir kısmı midede kalır ve bir araya toplanarak bir tüy yumağı haline gelir. Bu durumda da kediniz bu tüy yumağını kusarak vücudundan atar.

 

Kedi ve Köpeklerde Aşırı Tüy Dökme Problemi ile Nasıl Baş Edilir?

Tüyler ve Tüy yumakları evcil hayvan sahipleri ve eve gelen misafirler açısından rahatsız edici olabilir. Ancak bununla savaşmak için basit yollar vardır. Elbette hepimizin bildiği sıradan çözüm yollarından biri, pet sahipleri için özel üretilmiş elektrikli süpürgeler ya da kıyafetlerimizdeki tüyleri toplamak için olan silindir bantlardır. Farklı ipuçlarını değerlendirirsek;

En ideal, tüy dökme sorununuzun çözüme ulaşacağı nokta, evcil hayvanınızın kendisidir. Düzenli olarak taramak, eve saçılan tüyleri ciddi miktarda azaltacaktır. Evcil hayvanınızın da hoşuna gidecek olan tarama işlemi yalnızca onun sevmesiyle ilgili kalmayacak aynı zamanda kıyafetlerinizin üzerine yapışan tüylerden de sizi kurtaracaktır. Tarama işlemi, evcil hayvanınıza ayıracağınız kaliteli zamanın da göstergesi olacaktır.

Muhteşem bir öneri olarak, Bir lastik eldiveni ıslatarak, elinizle mobilyaların üzerinde gezdirin. Oluşan statikle tüyler mobilyadan eldivene yapışacaktır. Mobilyalarınıza yapışan tüyleri kolayca toplamak için su ve kumaş kremini karıştırıp, döşemelerin üzerine püskürttükten sonra silebilirsiniz. Bu da tüy temizliğinde size oldukça destek sağlayacaktır.

Evinizde bolca halı kullanıyorsanız, süpürme işleminden önce, halıların üzerine kabartma tozu serpin, bu toz sayesinde halıdaki tüyler, halıdan ayrılacak ve süpürme işleminde size daha güzel sonuç verecektir. Ayrıca halınızdaki kokuyu da gidermenize yardımcı olur.

Çamaşır makinasında yıkama için, makinenin gözüne beyaz sirke koyabilirsiniz. Bu işlemde otomatik yıkamaya destekçi olarak, tüylerin gevşemesini ve daha fazla tyden kurtulmanızı sağlar.

Evcil hayvanınıza ait olan yatağı sık sık çamaşır makinesinde yıkayın ve yıkama işlemi tamamlandıktan sonra mutlaka makinanın içinde kalmış olabilecek tüyleri kontrol edin ve hatta gerekirse boş bir durulama işlemi yapın.

Evcil hayvanınızın tüy dökme sıklığı ve tüy sağlığının beslenme ile ilgili de olduğunu unutmayın. Mutlaka tüy sağlığını güçlendirecek ona iyi gelen marka mamaları ve takviyeleri tercih edin.

 

Kediler ve Köpeklerde Tüy Dökülmesini Önlemek için Nasıl Beslemeliyim?

Kedi ve Köpekler için genel anlamda tüy dökmeleri normaldir. Ancak aşırı hale gelmesi bazı noktaları değerlendirme isteyecektir. Mevsim değişiklikleri, hormonal dengesizlikler, bazı hastalıklar, alerjiler, parazitler tüy dökülmelerinin aşırıya kaçmasında temel sebepler olabilir. Normal süreçte olan tüy dökülmelerini aza indirmek için temel beslenme programına, evcil hayvanınızın tüy sağlığına iyi gelecek mama tercihi yaparak başlayabilirsiniz. İçeriğinde, prebiyotik lifler, yüksek kaliteli protein, bağırsak sağlığı destekleyici içerikler ve cilt besleyici E vitamini ve Omega 3 – 6 barındıran hassas mide ve deri sağlığını destekleyen mamaları tercih etmek, tüy dökme sorunlarında büyük ölçüde yarar sağlayacaktır.

Kediler günlerinin büyük bölümlerinde dilleri yardımı ile kendi tüylerini taramaktan hoşlanırlar. Ve elbette bu durumda evinizde etrafta göreceğiniz tüylere ve tüy yumaklarına sebep olur. Kedinize destek olmak için, Tüy yumağı oluşumunu önleyici ve destekçi mamaları ve takviyeleri beslenme programlarına koyabilirsiniz. Antioksidanlar, yağsız proteinler ve omega 3 içeren besinler kedinizin tüy sağlığını korumada size yardımcı olacaktır. Mamaların içeriğindeki doğal lifler tüy yumağı oluşumunun önüne geçer ve diğer destekçi besinler de kedinizin genel sağlığını destekler.

Mama tercihi sırasında, evcil hayvanınızın neden tüy döktüğü de önemlidir. Alerji, stres ya da hastalıklara bağlı olan dökülmeler için temel beslenmenin dışına çıkarak, veteriner hekiminizin uygulayacağı beslenme programı çok daha destekleyici ve tedavi sonuçlu olacaktır. Parazitler, kedi ve köpeğinizin cilt yapısını bozarak tüy dökülmesini artırabilir ya da bazı hastalık durumlarında, cilt tedavisinin ötesinde, köpeğiniz veya kedinizin farklı klinik tedavilere ihtiyacı olabilir. Yaşadığınız sorunun değerlendirmesine göre mutlaka veteriner hekiminizden destek almayı unutmayın.

Kedi veya köpeğinizin tüy dökülmesinin arkasındaki nedenler önemlidir. Veterinerizin gözlemi ve tedavi planı bazen mama seçimlerinin ötesinde tedavi sonuçlu olacaktır. Veteriner hekim duruma göre aşağıdaki tedavileri uygulayabilir;

 

Mantar önleyici tedavi

Veteriner hekim parazit ya da saçkıran teşhisi yaparsa, tüy dökülmesinin önüne geçmek için parazit aşıları ya da mantar önleyici tedaviler uygulayacaktır.

Alerjiden korunmak için diyet planı

Alerjik bir cilt yapısına sahip evcil hayvanınız olabilir ve bu tip tedaviler normalden daha uzun sürecektir. Ancak veteriner dermatolog hekim yardımı ile, sorun teşhiz edilip, belirlenen gıdalardan uzaklaşması onlar ve size daha rahat bir yaşam verebilir.

 

Stresi azaltma planı

Kedi ve köpeklerde strese bağlı tüy dökme sorunları oldukça yaygındır. Boyle bir durumdan şüpheleniyorsanız, veteriner hekiminiz stres nedenini bulmada ve tedavide size yardımcı olabilecek tavsiyelerde bulunacaktır.

 

Hastalıkların Belirlenmesi

Bazı cilt problemleri ve tüy dökme sorunları, altta yatan başka ciddi rahatsızlıklardan kaynaklanıyor olabilir. Bu durumda en doğru teşhis ve tedaviyi veteriner hekim uygulayacaktır. Daha basit olarak kediler, eklemlerinde ya da mesanelerinde oluşan aşırı ağrı sebebiyle aşırı bakım uygulayabilir, Veteriner hekim bunun tespiti ile, kedinin basitçe ağrısını önleyerek, o bölgelerde tüy dökülmesinin de önüne geçecektir.

Elbette evcil hayvan sahipleri için basit ama temel çözüm olarak; deri ve tüy sağlığını destekleyici, bilimsel olarak formüle edilmiş bir mama tercihi, her iki tarafın da mutlu olmasını sağlayacaktır. Onların tüm sağlık bakımları çok değerlidir.


23/Kas/2022

Evcil dostunuz eklem ağrısı çekiyorsa, glukozaminin onun tedavisinde büyük destek olacağını duymuş olabilirsiniz. Glukozamin köpekler için en büyük destek takviyelerinden biridir. Size yardımcı olabilmek için, konu ile ilgili tüm bilgileri tek makale içerisinde toplamaya çalıştık.

 

Glukozamin Nedir?

Glukozamin, vücut tarafından doğal olarak üretilen bir şeker türüdür. Eklemlerde kıkırdak oluşumuna ve onarımına yardımcı olur. Kıkırdak, bir eklemdeki kemiklerin uçlarını kaplayan kaygan, şok emici dokudur. Kemiklerin bağlantı noktalarında, birbirleriyle rahat hareket etmesini sağlar.

Yani özetle, glukozamin, sağlıklı kıkırdak ve eklem fonksiyonunu korumak için gerekli olan glukoz (bir şeker) ve glutaminden (bir amino asit) doğal olarak oluşan bir bileşiktir. Kıkırdak matrisinin bir yapı taşıdır, kıkırdak hücrelerinin büyümesini uyarır ve ayrıca eklemleri yağlayan bir sıvıyı normalleştirdiği bilinmektedir.

Glukozamin köpeğinizin vücudu tarafından doğal olarak üretilir, ancak zamanla doğal üretimi eklem hasarını önlemede yetersiz kalır ve takviye edilmesi gerekir. Takviye içerikleri genellikle, karides, istiridye veya yengeç gibi bazı kabuklu deniz hayvanlarından elde edilir. Bu önemli besin maddesinin rezervini artırmaya yardımcı olur. Glukozamin, dejeneratif eklem hastalığı için bir tedavi olmasa da, köpeğinizin daha rahat hissetmesine ve daha uzun süre hareket halinde kalmasına yardımcı olabilir.

 

Kedi ve Köpekler için Glukozaminin Faydaları Nelerdir?

Zaman içinde vucütta azalan glukozamin üretimi, kedi ve köpeklerde ağrılı süreçlerin başlaması anlamına gelecektir. Gukozamin içerikli kedi ve köpek takviyeleri, onlar için mükemmel destekleyici ürünlerdir.

Genel olarak, araştırmalar glukozaminin:

*Kedi ve Köpeklerin daha konforlu hareket etmelerini sağlamak amacı ile, eklem noktalarına sıvı takviyesi sağlar.

*Eklem noktalarında itihap varsa, bu iltihabı azaltır. (Kronik iltihap, eklem düşmanıdır.)

*Artan ve konforlu hareket yetkinliği sağlar.

Tıpkı biz insalardaki gibi, kedi ve köpeklerde de kemik uçları amortisör görevi üstlenen ince ve süngerimsi bir kıkırdak tabakasıyla kaplıdır. Ve kemik ve kıkırdak çevresinde, kemik ve kıkırdak yapısının sağlıklı hareket etmesi için kaygalaştırıcı görevi gören Sinovyal Sıvı adında bir sıvı maddesi ile çevrilidir.

Bu durum devreye girdiğinde, travma ve basınç nedeniyle kıkırdak yapısı ve eklem sıvısı bozulur. Köpeğin hareket konforunu bitirir ve sert yürüyüş modeline ve ağrılı rahatsızlıklara sebep olur. Zaman içinde artarak kemiklerin birbirine sürtmesine ve bu durum da kemik uçlarında büyümeye neden olur. Sonuç olarak, siz köpeğinizin acı çektiğini ve zor hareket ettiğini gözlemlersiniz. Tam olarak bu noktada devreye glukozamin giriyor. Glukozamin takviyeleri sayesinde, kıkırdak büyümesini uyarmaya ve sıvıyı kalınlaştırmaya yardımcı olarak, eklem işlevinin sağlıklı şekilde ilerlemesine yardımcı olur. Bu sebeple, glukozamin takviyeleri kedi ve köpeklerin konforlu hareket kabiliyetlerini devam ettirmeleri için onlara mükemmel derecede destekçidir.

 

Evcil Hayvanımın Glukozamine İhtiyacı Var mı?

Kedi ve Köpeklerde artrit, ağrılı ve hareket güçlüğü etkisi yaratan bir süreçtir. Artritli köpeklerde, eklem içindeki kıkırdak zarar gördüğü için, kemiklerin birbirine sürtmesine neden olur.

Glukozamin desteği, kedi ve köpek artritiyle ilişkili ağrı ve hareket konforunu sağlamak isteyen evcil hayvan sahipleri için önemli bir bileşendir. Artrit, eklem hareketliliğini etkilen, topal harekete neden olan ve eklem iltihabı ile ilişkili bir eklem hastalığıdır. Artrit başlangıcı, enfeksiyona bağlı veya yaralanmalara bağlı gelişebilir. Eklem deformitesi, köpeğinizin aşırı kilolu olması gibi nedenlerle ya da köpeğin aşırı stresli olması gibi alttan yatan sebeplerden kaynaklanabilir. Her ne sebepten olursa olsun, zamanla bu durum kötüye gider ve köpeğiniz yaşlandıkça belirtiler kendini göstermeye başlar.

 

Köpeklerde ve Kedilerde Glukozamin İşe Yarar mı?

Glukozamin hali hazırda yıllardır, insanlar için eklem ağrısı tedavilerinde kullanılmaktadır. Ancak, elbette insan vücudu ve evcil hayvan vücudu birbirinden farklıdır. Çalışmalar sonucunda, glukozaminin kedi ve köpeklerde de işe yaradığının ve tedavi yöntemi olarak kullanabileceğini kanıtlamışlardır. Özellikle 2007 yılında yapılan büyük bir çalışma sonucunda, glukozamin takviyelerinin köpekler üzerinde bir kaç reçeteli ağrı kesici kadar etkili olduğu kanıtlanmak üzere 16 farklı klinik deney ile incelendi. 1960 ve 1999 yılları arasında yürütülmüş klinik deneyleri gözden geçiren başka bir çalışmada ise, gene elde edilen sonuçların kedi ve köpekler için de faydalı olabileceği sonucuna vardı.

 

En İyi Glukozamin Nedir?

Oral yolla verilen takviye modelleri, evcil hayvan sahiplerinin kedi ve köpeklerine glukozamin vermede kullandıkları ve en çok tercih ettikleri modeldir. Diğer bir takviye modeli enjeksiyondur. Enjekte edilebilen glukozamin olsa da, oral yolla olana nazaran bütçe olarak daha yüksek ve ulaşması daha zordur. Elbette, köpeğinizin tercihi de bu nokta da önemlidir. Yutma da güçlük çekildiği veya oral yolla kullandırılamadığı noktalarda, enjeksiyon tercih edilmek zorunda kalınabilir. Yarar ve faydaları sebebiyle, bazı mama markaları, içeriklerine glukozamin ekliyor ancak kullanılan seviye, tedavi veya ağrı kesme noktasında yetersiz kalacaktır. (köpeğin aşır ve aşırı mama tüketmesi gerekir.)

Oral takviye modelleri arasında, çiğnenebilir tabletler, sıvır formlar veya toz formlar mevcuttur. Hepsi eşit derecede etkilidir. Hangisi ile ilerleyeceğinize daha çok köpeğiniz karar verecek. Düzenli kullanıma istekli olması ve tüketebilir olması bu noktada çok önemli.

Burada değerlendirilmesi gereken önemli nokta, oral takviyede glukozamine ek olarak diğer hangi bileşenlerin bulunduğudur. Bu noktada veteriner hekiminizin önerisi ve tedavisi önemlidir.

 

Glukozamin Ne Kadar Kullanılır?

Yalnızca genel bir fikir vermek adına, kedi ve köpeklerin, her gün 25 kilo vücut ağırlığı başına 500 mg glukozamine ihtiyaçları vardır. Eğer glukozamin takviyesine ihtiyaç duyulan bir köpeğiniz varsa, köpeğin yaşı, vücut ağırlığı, cinsiyeti gibi bir çok faktör değerlendirme aşamasında önemlidir. Köpeğiniz için glukozamin dozu ayarlama noktasında, oluşabilecek semptomların değerlendirilmesi vb., kullanım program ve planı için en iyi kararı veteriner hekiminiz verecektir.

 

Glukozamin Güvenli mi?

Yapılan araştırmalar sonucunda, herhangi bir biçimde glukozamin kullanımının kedi ve köpekler için  pek bir yan etkisi gözlemlenmemiştir. Ancak, dikkat edilmesi gereken önemli nokta, uygulanacak takviyeye köpeğinizin göstereceği alerjik reaksiyonlardır. Olumsuz beklenebilecek reaksiyonlar arasında, kusma, ishal, yorgunluk, aşırı uyku hali veya nefes almada güçlük, artan idrara çıkma ve susuzluk izlenebilir. Bu tip durumlarda acilen veteriner hekime başvurmalısınız.

 

Glukozamin Vermeli miyim?

Glukozamin takviyesi, ağrılı eklem rahatsızlıklarında köpeğinizin yaşam kalitesinde ciddi farklar yaratabilir  ve gözlemlenen risk faktörleri oldukça azdır. Unutmayın ki evcil hayvanınızın bir numaralı savunucusu sizsiniz. Daha bilgili tartışma için, eğer köpeğinizde bu tip rahatsızlıklar izliyorsanız veteriner hekiminizden destek alın.

 

Acil bir durumda ne yapmalıyım?

İlacın aşırı dozdan veya olumsuz bir reaksiyondan şüpheleniyorsanız, derhal veteriner hekiminizi arayın. Eğer hekiminiz müsait değilse bile, bir acil durum tesisi ile iletişime geçmek için talimatlarını takip edin.

Bilgi almak için bizi arayabilirsiniz:


07/Kas/2022

Hepimiz köpeklerimizin etrafta koşturduğunu ve oynadığını sonra aniden arka bacaklarını kulağına kaldırıp kaşımak için çırpındığını gözlemleriz ya da kanepede uzanırken bir anda patilerinin arasındaki kürkü kemirebilir. Her iki durumda da köpeğinizin hoşuna gitmeyen kaşınma ihtiyacı olduğunu basitçe anlayabilirsiniz. Köpeklerde ara sıra kaşıntı normal kabul edilir ancak aşırı kaşıntı genellikle tüylü arkadaşınızda bir sorun olduğuna dair bir uyarı işaretidir. Köpeğiniz normalden daha fazla kaşınıyorsa pire veya deri enfeksiyonu gibi bir sorunu olabilir. Ama aynı zamanda egzama belirtisi de olabilir!

Tıpkı insanlar gibi tüylü arkadaşınız da egzamaya yakalanabilir ve bu, insanlarda görülen egzamaya nispeten benzer. Köpeklerde egzama da oldukça yaygındır, ancak çok az sayıda evcil hayvan sahibi, köpeklerinin bu kaşıntılı, rahatsız edici duruma sahip olabileceğinin farkındadır.

Köpeklerde (ve insanlarda) egzama, “atopik dermatit” klinik adıyla bilinir. Köpeklerde cilt rahatsızlıkları yaygındır ve atopik dermatit, veterinerler tarafından en sık görülenlerden biridir ve tüm köpeklerin %10-15’ini etkilediğine inanılmaktadır. Tıpkı insanlarda olduğu gibi, köpeklerde de egzama derilerini etkileyerek kaşıntı ve iltihaplanmaya neden olur. Aynı zamanda uzun süreli veya “kronik” bir durumdur, bu da köpeğinizin hayatı boyunca bu deri rahatsızlığını yaşayabileceği anlamına gelir.

Egzama yaşamı tehdit eden bir durum değildir, ancak köpeğiniz için çok rahatsız edicidir ve yaşam kalitesini etkileyecektir. Ayrıca, onları sağlıklarını riske atabilecek ikincil enfeksiyonlara karşı savunmasız bırakır.

KÖPEKLERDE EGZEMA NEDENLERİ NELERDİR?

Köpeklerde egzama genellikle alerjik reaksiyonun sonucu olan atopik dermatit ile bağlantılıdır. Bu, köpeğinizin yediği bir şeyin veya çevrede derisiyle temas eden bir şeyin alerjik reaksiyonu tetiklediği anlamına gelir. Alerjik reaksiyon, iltihaplanmaya neden olan aşırı aktif bağışıklık tepkisidir.

Enflamasyonun kendisi de rahatsız edicidir ve sıklıkla döküntüler ve çok kaşıntılı kuru ciltte ağrılı lekeler gibi semptomlara neden olur!

Köpeğiniz bu semptomlardan doğan kaşıntıyı hafifletmek için ağrılı noktalarını kaşır, ısırır ve yalar, ama bu cildi tahriş eder ve enfeksiyona neden olabilir. Enfeksiyon daha sonra iltihabı ve kaşıntıyı daha da kötüleştirir.

KÖPEKLERDE ALERJİ VE ATOPİK DERMATİTİN ORTAK NEDENLERİ:

Gıda alerjileri veya intoleransları

parazitler

Polen

Tahriş edici bitkilerle temas

Kimyasallara maruz kalma (ev temizleyicileri, böcek ilaçları vb.)

Kaşıntılı ve rahatsız edici cilt her zaman alerjilerin bir sonucu değildir, aynı zamanda çok sıcak veya çok soğuk havalardan da kaynaklanabilir. Tıpkı insanlarda olduğu gibi, bu durumlarda köpeğinizin cildi kuruyabilir ve kaşınabilir.

Egzamanın diğer bir yaygın nedeni enfeksiyonlardır ve bunlara virüs, bakteri veya mantar neden olabilir. Ne yazık ki, egzama ve ağrılı cildi kaşımak ikincil enfeksiyonlara yol açabilir, çünkü diğer kötü patojenler kırık cilt yoluyla vücuda girebilir.

Genetik, köpeklerde egzama nedeninde önemli bir rol oynar, çünkü ebeveynleri bu duruma sahipse bir köpeğin egzamaya sahip olması çok daha olasıdır.

Doğal Egzama İlaçları Nelerdir?

Etkilenen cildi tedavi etme süreci oldukça zaman alıcı olabilir, çünkü her yöntem altta yatan sorunu çözmek için uzun vadeli bir sürecin parçasıdır. Mümkün olduğu kadar çok canlıyı öldürmek için köpeğin iki günde bir sirke veya bitkisel solüsyonla yıkanması gerekir. Sonraki banyoları normalde olduğu gibi yaptırılabilir; bu da, kötü kokuların kalıcı olmasını önleme avantajına sahiptir.  Bir alerjinin nedenini belirlemek, veterinerin veya sahiplerinin köpeği olası uyaranlarla tanıştırmadan önce sıkı bir şekilde kontrol edilen bir ortama yerleştirmesini gerektirecektir. Alternatif olarak, köpeğin derisinin bir kısmı tıraş edilebilir ve meydana gelebilecek herhangi bir reaksiyonu ölçmek için farklı noktalara potansiyel alerjenler uygulanabilir. Son olarak, köpeğinizin hissettiği rahatsızlık için gerçek bir rahatlama önerisi olarak, etkilenen bölgeyi serin ve nemli tutup, sahibinin düzenli olarak, veteriner hekimin vereceği bir solüsyon uygulaması olacaktır. Köpeğin hapları reddetmeye başlamamasını sağlamak için, gıda takviyelerinin hayvanın normal öğünlerine dikkatlice karıştırılması önerilir.

Köpeklerde Doğal Egzama Tedavilerinin Etkinliği 

Genel anlamda, köpekerde doğal egzama ilaçlarının etkileri tatmin edici olma eğilimindedir, ancak bazı ırkların tedaviye karşı farklı seviyelerde alıcılığı olabilir. Farklı alerjenlere karşı bağışıklık geliştirmek diğerlerine göre daha zor olabileceğinden, bazen antihistaminik ilaçların kullanılmasını gerektirebilir ve herhangi bir etkinin kalıcılığı vakadan vakaya farklılık gösterir. Sentetik ilaçlar gibi alternatif tedaviler, bu tür ilaçların konsantre doğası nedeniyle bazı köpekler için daha iyi sonuçlar verebilir. Bununla birlikte, kullanılan ürünlerin köpeklerde kullanılmak üzere özel olarak formüle edildiğinden ve toksik buldukları maddeleri (çinko gibi) içermediğinden emin olmak önemlidir.

Köpeklerde Doğal Egzama Tedavisi

Egzama, başarıyla tedavi edildikten sonra, cildin iyileşmesini sağlamak için köpeğin kısa bir dinlenme süresine ihtiyacı olacaktır. Derinin gerçekten tahriş olduğu ve yaraların oluştuğu durumlarda, enfeksiyon kapma olasılığını azaltmak için köpeğin açık hava aktivitelerini kısıtlamak ihtiyatlı olabilir. Bu durumun nedeninin köpeğin mamasında bulunan bir alerjen olduğu tespit edilirse, belirli öğünlerin aşamalı olarak yavaş yavaş kesilmesi için birkaç hafta verilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Tedavi tatmin ediciyse, veteriner genellikle bir takip randevusu almayı gerekli görmez, ancak kötü görünen ve tahriş olmuş cilt gibi komplikasyonlar kliniğe tekrar ziyaret gerektirebilir.

Köpeklerde Doğal Egzama Tedavilerinin Maliyeti

Yulaf ezmesi, biberiye veya papatya gibi malzemelerin genellikle fiyatları uygun olduğu için, egzama tedavisinde doğal ilaçların çoğunun maliyeti minimumdur. Ek olarak, çoğu bitkiyi kendi bahçenizde yetiştirebilir, bu da hem erişim kolaylığı sağlar hem de mali yükü daha da azaltır. Omega yağları ve iyot gibi hap şeklinde bulunabilen takviyeler genellikle biraz daha pahalıya mal olur. Bunlar, insan yapımı nemlendiriciler ve ilaçlarla aynı harcama düzeyinde olmayacak olsa da, bir şişe yüksek kaliteli köpeğe özgü ürün (steroid krem gibi) için bitkisel olan ürünlerin giderine nazaran yüksek maliyetli bütçe hesaplanabilir. Bununla birlikte, sentetik bir seçenek daha hızlı sonuçlar verebilir, bu nedenle ciddi durumlarda paraya değebilir. Ve her durumda veteriner hekiminizden destek almayı unutmayın.

Köpeklerde Egzama için Doğal  Çözümlerindeki Önemli Hususlar

Egzama için doğal ilaçlar genellikle oldukça etkili olsa da, birçok sahip, sentetik alternatiflerden daha az etkili olabileceğinden endişe ediyor.  Bu bir dereceye kadar doğrudur, çünkü ciddi bir egzama vakasını çözmek için hızlı etkili ve güçlü bir çözüme ihtiyaç duyabilir. Daha zayıf bir tedavi yönteminin fazla bir etkisi olmayabilir, potansiyel olarak akarların ve pirelerin daha fazla hasara ve tahrişe neden olarak enfeksiyon riskini artırmasına izin verir.  Köpeğiniz için doğal bir çarenin uygun yaklaşım olduğundan emin olmak için, bir tedaviye karar vermeden önce bir veterinere danışmak her zaman akıllıca olacaktır.

Köpeklerde Egzamayı Önlemenin Yolları

Köpeğinizi egzamadan korunmasına yardımcı olmak için atılabilecek birkaç temel adım vardır.  Bunlardan ilki, mümkün olduğu kadar gıdalarına herhangi bir tür tahıl koymaktan kaçınmaktır. Bu bitkiler insan beslenmesinin temel bir parçasını oluştursalar da, özellikle köpeklerin bağırsaklarını tahriş edebilirler ve sonuçta cilt sorunlarına neden olan yetersiz beslenme ve alerjik reaksiyonlarla sonuçlanabilecek bir dizi sindirim sorununa neden olabilirler. Aynı zamanda, havadaki yüksek polen seviyelerine bir tepki olarak, durumun ilkbaharda kendini göstermesi de biraz yaygındır. Sahipler, akşamları geç saatlerde ve sabah erken saatlerde köpeği gezdirerek, gündüzleri bitkiler tarafından salınan çok miktarda polenle karşılaşmaktan koruyabilirler.  Benzer şekilde, kış aylarındaki soğuk hava, havadaki kuruluk nedeniyle durumu tetikleyebilir. köpeğinizin sorunlu cilt bölgelerini nemli tutarak egzamanın alevlenmesini önleyebilirsiniz. Ve son olarak her zaman bir veteriner hekimden destek almak, sizi en doğru tedaviye ulaştıracaktır.

 


02/Haz/2022

İnsanlarda olduğu gibi kedi ve köpeklerde de farklı diş ve diş yapısı bulunmaktadır. Yavru kedi ve köpeklerde süt dişler çıkar ve sonrasında bu dişler dökülerek yerlerini kalıcı dişlere bırakırlar. Küçüklük dönemlerinde, ilk dişlerin çıkacağı zaman insanlarda olduğu şekilde kedi ve köpeklerde de ağrı ve sancıya bağlı olarak huysuzluk görülebilir. Veteriner diş hekimliği için sayfamızı ziyaret edin.

Diş sağlığı kedi ve köpeklerde de önemli olup onların sağlığı için de uygun diş fırçası, diş macunu, özel üretilmiş çiğneme yapraklı dental kemikler gibi ürünler kullanılmalıdır.

Kedilerin Diş Çıkarması

Kedilerin diş oluşumuna bakıldığında geçici ve kalıcı dişlerin olduğu görülmektedir. Geçici dişler çoğunlukla 2 ile 4 hafta sonrasında çıkmaya başlar. Öncelikle en keskin dişlerin oluşumu tamamlanır sonrasında ise köpek dişleri çıkar ve 6-7 ayın sonunda geçici dişlerin tamamı oluşmuş olur.

Geçici dişler tamamlandıktan sonra kediler diş yenileme sürecine girer. Kalıcı dişlerin oluşumu sürecinde kedilerde ağız kokusu, kaşıntı ve kanama olabilir. Bu durumda kedilerin dişleri fırçalanarak onlara yardımcı olunabilir hem de diş fırçalanmasına alışmış olurlar.

 

Köpeklerin Diş Çıkarması

Yeni doğan köpek yavrularının ağızlarında diş bulunmaz ancak 1-2 hafta geçtiğinde dişler çıkmaya başlar. Geçici dişlerin çıkıp tamamlanmasından sonra tıpkı kedilerin olduğu gibi köpekler de diş döker ve kalıcı dişler çıkmaya başlar.

Köpekler yetişkin hale geldiğinde ağızlarında 42 adet diş tamamlanmış olur. Geçici dişlerden bazılarının dökülmemesi halinde kalıcı dişlerin çıkmasında problemler yaşanabilir. Bu sebeple dişlerin dökülme sürecinde daha dikkatli olunması gerekir.

 

Kedi ve Köpeklerde Düşmeyen Süt Dişleri

Geçici dişlerin tamamlanması sonrasında yerlerini kalıcı dişlere bırakmaları için düşmeler başlayacaktır. Bu süreçte diş etlerinde karıncalanmalar olacağından ısırma ihtiyacı doğacaktır. Sert oyuncaklar veya özellikle köpekler için doğal kemikler verilebilir. Ancak kırıldığında mide ve bağırsağa batma riski bulunan tavuk kemiği verilmemelidir.

 

Kedilerde ve Köpeklerde Diş Yapısı

Kedi ve köpeklerin diş yapısı üç ayrı tabakadan oluşmaktadır. Bu tabakalar dentis, mine tabakası ve sement tabakasıdır. İşlevsel açıdan bakıldığında ise dişler kesici dişler, köpek dişleri ve öğütücü dişler olmak üzere üç gruptadır. Kalıcı dişleri tamamlanmış bir köpekte 42 adet diş bulunmaktadır. Bunların 20 âdeti üst, 22 âdeti alt çenede bulunur. Kedilerde ise kalıcı diş 30 tanedir. Bu dişlerin de 16 tanesi damakta 14 tanesi çenede bulunmaktadır.

Dişlerin görevi ağıza alınan gıdaları parçalayıp sindirim sistemine uygun hale getirmektir. Sürelerde farklılık yaşansa da hem kedilerde hem köpeklerde doğumdan bir kaç hafta sonra geçici dişler çıkmaya başlar.

Geçici dişlerden sonra diş dökülmelerinde problem yaşanırsa kalıcı dişlerin çıkması önlenir veya yanlış pozisyonda diş oluşumu gerçekleşebilir. Bu yüzden diş oluşum süreci iyi takip edilmeli ve gerektiğinde veterinerden yardım alınmalıdır.

 

Kedi ve Köpeklerde Neden Diş Dökülmesi Yaşanır

Yavru kedi ve köpeklerde diş dökülmesi büyüme sürecinin bir parçasıdır. Ancak kalıcı dişlerin dökülmesi genellikle diş çürümesi, şiddetli gingivit, periodontitis veya darbe gibi sebeplere bağlıdır. Bu gibi durumlarda problem fark edilemezse ister istemez çözüm diş çekilmesine kadar gidebilir. Bunun yanında, kedi veya köpek sahiplerinin, diş dökülmelerine karşı yanlış beslenme, travmatik olaylar, bakteriyel ve viral enfeksiyonlara dikkat etmesi gerekir.

 

Kedi ve Köpeklerde Görülen Diş Hastalıkları

Kedi ve köpeklerin dişlerinde metabolizmadan veya çevresel etkenlerden kaynaklı çeşitli hastalıklar veya problemler görülebilir. Bu gibi anormal durumlar karşısında kedilerde veya köpeklerde ciddi ağrı halleri görülebilir. Ayrıca yeterli bakım yapılmadığında diş taşı oluşumu, diş yüzeyinde plak birikimi, diş eti iltihabı, diş çürüğü gibi hastalıklar oluşabilir. İlk aşamalarında fark edilmeyen bu tip rahatsızlıkların çözümü için ilerleyen dönemlerde tedavi maliyetleri de artacaktır.

 

Kedi ve Köpeklerde Diş Çekilmesi ve Tedavi İşlemleri

Ev ortamında gerekli bakımın yapılmadığı hallerde oluşan diş hastalıkları için tedavi süreci başlatmak gerekir. Aksi halde diş sağlığı sürekli kötüye gidebilecek ve diş kayıpları görülebilecektir. Bu noktada bakteriyel gıda artıklarının birikmesiyle oluşan tartarlara özellikle dikkat edilmelidir. Temizlenmeyen tartarlar ilerleyen süreçte diş eti çekilmesine ve diş çürümesine neden olabilir.

Düzenli diş bakımı yapıldığında, kuru mama benzeri sert gıdalar ile beslendiğinde kedi ve köpeklerde diş taşı oluşması engellenir. Ayrıca bilinmelidir ki diş taşı ve plakların diş üzerinde uzun süre kalması periyodental hastalıklara sebebiyet verecektir.

Dişlerde görülen ve gingivitis olarak bilinen diş eti iltihabı başlarda hafif atlatılabilecek ancak tedavi edilmediğinde ilerleyici özellik gösteren bir hastalıktır. Gingivitis görülen dişlerde diş eti çekilmesi ve buna bağlı diş kaybı yaşanabilir.

 

Diş Problemlerinde Klinik Hizmetleri

Kedi ve köpeklerin diş dökülmesi ve diğer diş hastalıklarına karşı diş taşı temizliği, periodontal diş hastalıkları, diş röntgeni, diş çekimi işlemleri ve daha fazlası yetkin kliniklerde bulunan uzman sağlık ekipleri tarafından uygulanmaktadır. Kedi ve köpeklerin dişlerinde meydana gelen diş taşlarının diş etine ve diş minesine zarar verilmeden hijyenik ortamlarda temizlenmesi gerekir.

Üsküdar veteriner kliniği web sayfamızın veteriner diş bölümünde sunduğumuz hizmetlere ulaşabilirsiniz.

Diş temizliği yapılan kedi ve köpeklerin isteğe ve ihtiyaca bağlı olarak özel diş cihazlarıyla detaylı diş temizliği ve parlatma işlemi yapılabilir. Dişlerde görülen hastalık kapsamında profesyonel hizmet alınabilmesi için kedi veya köpeğiniz vakit kaybetmeden veterinere gösterilmesinde fayda vardır. Her ne kadar sağlık problemlerini insanlar gibi ifade edemeseler de kedi ve köpeklerinde acı ve ağrı yaşayabildiği unutulmamalıdır.

 

Kedi ve Köpeklerde Diş Dökülmesinin Önlenmesi

Diş dökülmesinin önlenmesi için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Dişlerin düzenli fırçalanması, dişlerde renk değişimi ve kanama olup olmadığının kontrolü bu hususlardan bazılarıdır. Ayrıca hekim muayenesine her götürüldüğünde dişlere de bakılmalıdır. Kaliteli mamalar kullanılmalı ve insanların tükettiği gıdalar kedi ve köpeklere verilmemelidir.






Dr. Pati ® Üsküdar Veteriner Kliniği

Biz Kimiz?

Dr. Pati ® Üsküdar Veteriner Kliniği, diğer bölgelerdeki klinik tecrübelerindeki hizmet kalitesini Üsküdar’da devam ettirmek için kurulmuştur.


HIZLICA ARAYIN

0533 498 96 62



ZİYARET EDİN

Barbaros Mah. Nuhkuyusu Cad. No:76 Üsküdar



Sosyal Hesaplarımızı Takip Edin



Copyright by Dr. Pati ® 2020.    KVK Aydınlatma Metni